Kemik dokusu, kendini yenileme özelliğine sahiptir. Bu nedenle birçok kemik kırığı, cerrahi olmayan yöntemlerle tedavi edilebilir. “Kemik kaynaması” denen bu süreç, özellikle çocuk ve gençlerde oldukça hızlıdır. Ancak yerine, şiddetine ya da hastada bulunan bazı sistemik hastalıklara bağlı olarak kemiklerin kaynamadığı durumlar da olabilir. Bu durumda kırık kaynamama tedavisi yapılarak, kemiklerin yeniden sağlıklı yapısına kavuşması sağlanır. Kırık kaynamama tedavisi işleminde doktorun uzmanlığı da oldukça önemlidir. Bu noktada cerrahın uzmanlığı, deneyimi ve yaklaşımları sayesinde farklı tedavi yöntemleri ile oldukça başarılı ve kalıcı sonuçlar alınabilir.
Kırıkların kaynama süresi kişiden kişiye değişebilir. Özellikle yaş, bu konuda oldukça önemli bir faktördür. Çocukların ve gençlerin kemikleri oldukça hızlı iyileşir. Ancak yetişkin bireylerde kemiklerin kaynama hızı daha yavaş olabilir. Örnek verecek olursak; tibia (kaval kemiği) kırıklarının, çocuklarda yaklaşık 3 – 6 hafta içerisinde kaynaması beklenir. Bu süre yetişkinler için 6 – 16 haftaya kadar çıkabilir. Bu nedenle kırıkların geç kaynama nedenlerini değerlendirirken, mutlaka kişinin özelliklerini de dikkate almak gerekir.
Eğer hasta için öngörülen süre içerisinde kırıklar kaynamazsa, “kırık kaynamaması” ya da “kaynamanın gecikmesi” sorunundan söz edilebilir.
Kırık kaynamaması, hem yapısal nedenlerden hem de tedavi sürecindeki eksik uygulamalardan kaynaklanabilir. Bazen de kırık tedavisinde izlenen hatalı süreç, kırıkların kaynamasını engelleyebilir. Kırıkların kaynamamasına neden olan, yaygın nedenler;
Ortaya çıkış nedenlerine göre 3 psödoartroz (kırık kaynamaması) türü vardır:
Hastanın kemik kaynama kapasitesi normal olsa da cerrahi tekniklerin yetersiz olmasından kaynaklanır.
Hem hastanın kemik yapısından hem de cerrahi yetersizlikten kaynaklanır.
Hastanın kemik yapısının kaynamaya uygun olmamasından kaynaklanır.
Kırık kaynamaması durumunda cerrahi yöntemlerle kırıkların tedavisi yapılır. Bu noktada uygulanacak yönteme karar verirken;
kırık kaynamama tedavisi hakkında tüm sorularınız için kliniğimizle iletişime geçebilirsiniz.
Eğer aktif enfeksiyon söz konusuysa antibiyotik ile enfekte dokuların temizlenmesi ve cerrahi ile enfeksiyon kemik ve yumuşak dokulardan temizlenmesi amaçlanır. Enfeksiyonu olan hastalarda, “vakum yardımlı kapama (V.A.C)” cihazlarından da yardım alınabilir.
Eğer enfeksiyon yoksa, doğrudan ameliyat planı yapılabilir. Bu noktada tedavide kullanılan teknolojik cihazlar ve modern tedavi yöntemleri sayesinde kişiye özel tedavi planlanabilir. Bu da doktorun uzmanlığını ön plana çıkarmaktadır.
Kırıkların kaynaması hem kişinin kemik yapısı hem de tedavi süreci ile ilgilidir.